Ana Sayfa Kişisel Gelişim Bir İnsanın En Büyük Hizmeti Frekansını Yükseltmektir

Bir İnsanın En Büyük Hizmeti Frekansını Yükseltmektir

Bir İnsanın En Büyük Hizmeti Frekansını Yükseltmektir
Akyayla

“Amacımız; bu kadim toprakların bilgisini, ilmini, geleneksel yöntemlerini ve kültürel değerlerini insanlık yararına tüm dünyaya açmaktır. Rehberimiz ‘ilim, bilim, gönül‘ dür… Tüm değerleri ve inançları kucaklıyor, yanı sıra kendi kültürümüzü de artık hak ettiği ışığa çıkartıyoruz… Vakit geldi… Sen, ben, biz, siz değil artık ‘hepimiz’ zamanı… Kalbimizdeki sırra erdiren ‘nefesimizin kudreti’ ile hizmetinizdeyiz…” diyen Kudret-i Nefes Akademisi ile tanışma zamanı…

Nefesi nasıl tanımlıyorsunuz?

Fatma Açar: Nefes demek yaşam demek diyoruz. Bizim için bu kadar hayati önem taşıyan nefesin ne kadar farkındayız? Mükemmel bir nefesle doğduk ama 2 yaşından sonra duyguları da fark etmek ile beraber nefes sistemini bozmaya başladık. Öfkelendik hızlı nefesler aldık, korktuk nefesimizi tuttuk. Zihnimiz konuşurken nefesimizi tuttuğumuzu çoğu kez fark ediyoruz değil mi? Varlığımızı sürdürebilmemizin ilk gereği olan nefesimiz hayat kalitemizi de belirler. Yani yaşantımız nasılsa nefes kapasitemizde onunla beraber bir şekil almaya başlar. Nefes ile alınan sadece oksijen değil aynı zamanda yaşam enerjisidir.

Nil Yılmaz: Nefesin görünmeyen tarafı ise ilk varoluştan günümüze herkesin yolculuğudur. İçine tüm evrenin bilgisini almış olan nefes, kimi zaman tekâmül aracı kimi zaman yol gösterici kimi zaman da gönüllere hitap eden bir akış gerçekliğidir. Nefes, dua olup isteğimizi evrene duyurur, şiir olup gönüllere dokunur, şifa olup derde derman olur, kudret olup kendindeki cevheri buldurur, varlığının ispatı olup seni evrene duyurur. Her şeyin ötesinde nefes, hakikattir. Hedefimiz gerçekliğimize yol almak ise nefesimiz rehberimiz, kudretimizdir.

Yollarınız nasıl kesişti?

Fatma Açar: Biz de işte tam bu yolculukta kendi nefesimizi fark edip, kendimizin o iyi hissetme halini ararken, nefes seminerlerinde birbirimizi bulduk. Kurucu üyelerimiz çok kıymetli, bizler farklı ekollerden de eğitimler alıp daha sonra Kudret-i Nefes Akademisi’nde birleştik. Mesela biz Nil hocam ile 11 yıldır beraber seanslar yapıyoruz, akademide ise 3 yıldır. Bizi çeken ne oldu? Akademimizin Kurucusu Dr. Havvanur Keleş hocamız. Bizi öyle bir sevgi ile aldı ki içine…

Nil Yılmaz: Akademi olarak kişinin tamamen fizyolojik yapısına göre tamamen bir doktorun yani Havvanur Keleş hocamızın bakış açısı ile insanı tanıyan bir bakışla geliştirilmiş bir teknik ile çalışıyoruz. Hepimiz birbirimize bu alanda çekilip aynı yolda bu nefesi bu iyilik halini yaymayı hedefliyoruz aslında.

“İnsan kendi enerjini yükselterek bütün evrene hizmet ediyor”

Nefes çalışmalarının kişiye faydaları nedir?

Nil Yılmaz: Aslında tamamen frekans çalışması, böyle söyleyebiliriz. Ama kalıpların ötesine çıkarsak, kişiye faydaları diye bakmaya başlarsak bunu saymak ile bitiremeyiz. Tanımların dışına çıkalım. Mesela biz aslında diyafram kasımızı nefes ile aktive ederek tam kapasite akciğer solunumu yapmayı hedefliyoruz, asıl amacımız bu. Bu insan fizyolojisi ve biyolojisi için en doğru sistem. Fatma hocam söyledi 2 yaşından sonra biz nefes sistemimizi bozuyoruz. Nefes çalışmaları esnasında tekrar o sistemi hatırlamaya çalışıyoruz. Neden, çünkü diyafram kası, belki biliyorsunuzdur, bizim vücudumuzdaki diğer kas kütlelerine göre çalıştıkça yumuşayan bir kas. Ne kadar çalıştırmazsak sertleşip onu devre dışı bırakıyoruz. Çalıştıkça aslında akciğer solunumu son derece kaliteli oluyor. Akciğer solunumu tam kapasite olduğunda alabileceğimiz en efektif nefesi alıp hücrelerimize taşıyoruz. İşte hücresel sağlık orada giriyor devreye. Hücresel sağlık geldiğinde nörolojik sistem, immün sistem, dolaşım boşaltım sistemi yani vücuttaki tüm sisteme yansıyor, postüre duruş bozukluklarına kadar bile yansıyor. Bugün geldiğimiz noktada skolyoz hastası çocuklara özel çalışmalar yapmaya başladık. Nefes seanslarımızda o daracık korselerde çocukların doğru şekilde nefes almasını sağlamaya çalışıyoruz. Bu çok kıymetli… Bunu artık modern tıbbı benimseyen doktorlarda kabul etmeye başladı. Nereden biliyoruz? Vücudumuza büyük ameliyatlarda narkoz alıyoruz. Akciğer sönmesi diye bir şey olabiliyor. Akciğer solunumunu triflo ile tekrar aktive etmeye çalışıyorlar. Yani hastanelerde nefes çalışmasını triflo ile yapıyorlar. Yani ne kadar sağlıklı oksijeni efektif bir şekilde hücrelere gönderirsek hücrelerimizi o kadar canlı tutuyoruz. Dünyanın pek çok noktasında hazırlanan makalelerde hastalıkların asıl sebebini yeterince oksijenle oksijenlenmeyen hücreler olarak görüyoruz. Konu bu. Neyi sağlıyor diyorsak bunu sağlıyor ama nefeste bir de ne yapıyoruz, nefesimize odaklanıyoruz ve aslında meditatif bir alan da yaratılıyor. İşte orada da duygusal atımları yaşıyoruz. Bir duygu var o duyguyla karşılaşıyoruz ve yüzleşiyoruz. Mesela şöyle bir örnek verebilirim. Biri bambaşka bir şey için geliyor ama nefese yatıp kalktığında benim derdim o değilmiş, değersizliği hissettim, değersizleştirildiğimi gördüm; benim derdim buymuş diyor. Ben nefese bu yüzden ihtiyaç duyuyormuşum diyebiliyor.

Fatma Açar: Aslında bir insanın en büyük hizmeti frekansını yükseltmektir. Neden çünkü insan bir frekans her şey bir frekans şimdi bu yaptığımız nefes ile uyguladığımız teknik frekansımızı alıp yukarı çıkartıyor. Aşağıdaki frekanslar olumsuz duygularken, yukarıdaki frekanslar iyi hissetme hali sevgi, şükran, aydınlanma, uyanma gibi ve işin güzel tarafı kişi belirli bir herze geldiğinde o alandaki insanların da enerjilerini alıp yukarı çıkartıyor. İnsan kendi enerjini yükselterek bütün evrene hizmet ediyor.

Kudret-i Nefes Akademisi’nin geliştirdiği teknik hakkında bizi bilgilendirebilir misiniz?

Fatma Açar: Diyafram solunumunu esas alarak akciğer kapasitesini arttırmayı hedefleyen, fizik ve enerji beden dengesine yönelik, akupunktur nokta basıları ve birçok farklı yöntemin bir arada uyum içinde kullanıldığı çalışmadır.

“Özellikle okullarla öğrencilerle ve özel durumlu bireylerle çalışmayı çok seviyoruz. Serebral palsi rahatsızlığı olan gençlerle çalışıyoruz”

Özellikle hangi durumları yaşayan insanlar nefes seansları almalı?

Nil Yılmaz: Sürdürülebilir iyilik hali için nefes çalışması yapmalı. Sabahları yorgun mu kalkıyorsunuz? İş hayatınız stresli ve zor mu? Keyifle, huzurla yaşamak ister misiniz? Sağlıksal iyilik haline mi ihtiyacınız var? Gece uykularınız düzensiz mi? Odaklanma problemi mi yaşıyorsunuz? İç huzurunuzu mu özlediniz? İlişki problemi mi yaşıyorsunuz? Olumsuz duygularınızdan özgürleşmek mi istiyorsunuz? Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek ister misiniz? Kendinizi daha iyi ifade edebilmek, hoşgörünüzü arttırmak mı istiyorsunuz? Karar verebilme gücüne, eylem haline geçebilmeye mi ihtiyacınız var? Kendinizi kolaylıkla ifade edebilmek mi istiyorsunuz? Bu ve benzeri şikâyetler varsa veya kişi hayat kalitesini arttırmak istiyorsa, nefes seanslarına veya seminerlerine katılabilir.

Fatma Açar: Nefes özellikle kanser hastalarının çok ihtiyaç duyduğu bir çalışma. Artık doktorlarımız da yönlendiriyorlar nefese. Çünkü nefes sistemini geliştirmeli ki hücreyi oksijenle besleyebilsin. Aslında işte burada destekleyen kısmı çıkıyor açığa ve tedaviyi hızlandırıyor. Özellikle okullarla öğrencilerle ve özel durumlu bireylerle çalışmayı çok seviyoruz. Serebral palsi rahatsızlığı olan gençlerle çalışıyoruz. Onların o iyileşme hali bizim için o kadar büyük bir haz ki. Bedendeki o spastisite’yi kontrol etmekten gerçekten çocukların nefes sistemi o kadar kısıtlanmış ki! Çalışma yaptığımız 14 yaşında bir kızımız var; muazzam bir bilinçaltına bambaşka bir ruha sahip. Şu an benim gibi nefes seansı yapabiliyor.

Kudret-i Nefes Akademisi çatısı altında neler yapıyorsunuz?

Fatma Açar: Eğitimler, seminerler, bilimsel çalışmalar, bireysel ve grup seansları, workshoplar, kamplar, inzivalar, kurum ve kuruluşlara özel sosyal sorumluluk çalışmaları ve şirketlere özel moral ve motivasyon kampları yapıyoruz.

“Bizim meselemiz bütüncül bir iyilik hali yaratmak”

Bu çalışmalarınızın içeriğinde neler var?

Fatma Açar: Akademi olarak nefesin faydasını ne kadar çok insana ne kadar çok alana ulaştırabiliriz, ne kadar çok insana dokunabiliriz, aslında hedefimiz bu. Bu yüzden öncelikle bireysel nefes seansları, birebir çalışmalar yapıyoruz. Seans öncesinde bir görüşme yapıyoruz. Kişinin hangi zamanda hangi duyguda takıldığını, nasıl bir bakış açısı geliştirdiğini konuşuyoruz. Sadece nefes aldırmanın ötesinde onun aslında duygusal dönüşümlerini de gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Ve bunun için de nefes ile beraber uyguladığımız yardımcı yöntemlerimiz var. Ne yapıyoruz? Kokudan faydalanıyoruz, müzikten faydalanıyoruz, 4D dediğimiz Havvanur hocamızın geliştirdiği bir tekniğimiz var. Duygunu duyumsa. Ne yaşıyorsun, fark et, hisset. Duyguna, bedeni duyumsayıp dokunuyorsun. Bunu dillendirmeye başlayıp, onu bir boşaltıp meridyen noktalarına da vuruşlar yaparak daha sonra dengeye gelme alanına geçiyorsun. Bu tamamen 1 günlük bir eğitimi de içeren ayrıca verebildiğimiz bir eğitim. Ayrıca EFT ve Access Bars eğitmenlerimiz var. Nefesle harmanlayabiliyoruz bunları. Zaten çalışmalarımızın ardından meditasyonlar oluyor. Tai Chi eğitmenlerimiz, İlim, Bilim, Gönül Üçlemesi – Kendinde Derinleşmek dediğimiz çok kıymetli bir çalışmamız, Geleneksel ve Kadim Uygulamalar, Yoga ve Biyoenerji çalışma alanlarımız da var. Biz bir ekibiz ve bu tek başına yapılacak bir iş değil. O yüzden burada grup çalışmaları çok kıymetli. Çünkü o ortamda kişide olan bir değişim, farkındalık, iyilik hali hepimize akmaya başlıyor. Bizim meselemiz bütüncül bir iyilik hali yaratmak.

“Sağlık çalışanlarına nefes eğitimi ve koçluk eğitimleri veriyoruz”

Seminerlerinizde süreç nasıl ilerliyor?

Fatma Açar: Seminerlerimiz muazzam, kesinlikle herkesi bekliyoruz. 3-4 günlük A seminerlerimiz var. Bu A seminerleri bizim katılımcılarımızın kendi kendine nefes seansı yapabiliyor hale gelmelerini sağlayan seminerler. Bunu aldıktan sonra diyorsunuz ki ben başkalarının hayatına da dokunayım ve onun ardından da işte B ve C seminerimiz geliyor; nefes koçluğu eğitimi. Bir Samsun’da, bir İstanbul’da olmak üzere yılda iki kere nefes koçlarımız yetişiyor. Siz bu programa da katıldığınızda artık başkalarının hayatına dokunmaya başlıyorsunuz. D seminerimizde de nefes eğitmenliği eğitimi veriyoruz. 4D uygulamaları ve 72 Nefes tekniği, Kudret-i Nefes Akademisi kurucu üyelerinin kapsamlı çalışmaları sonucu ortaya çıkmıştır. A seminerimizde 72 nefes çalışmamız var. Bütün bedenimiz bir meridyen ağı ve insan bedeninin kendi kendini şifalandırma yetisi var. Ve bunların noktaları, düğmeleri de akupunktur noktaları. Bu akupunktur noktalarını ve meridyenleri baz alarak hocalarımızın geliştirdiği bir teknik, 72 nefes. Bu çalışma 7-8 dakika sürüyor. Yoga hareketlerine benzer hareketler ile her bir hareket kişinin meridyen alanındaki o şifa kanallarını harekete geçiriyor ve bunu 72 nefes aldırarak yaptırıyor. Bu çalışmayı her gün yaparsanız gerçekten hayatınızda çok güzel bir alan açarsınız. Ve bir de yıldız nefesi, suda nefes var. Online eğitimlerimiz var. Ayrıca akademimizin yaptığı her salı ve 15 günde bir sayfalarımızdan, gruplarımızdan, Instagram’dan ücretsiz nefes seansımız var. Sosyal projelerimiz var. Onun dışında firmalara yönelik motivasyon amaçlı çalışmalarımız ve paket programlarımız var.

Nil Yılmaz: Sağlık çalışanlarına nefes eğitimi ve koçluk eğitimi veriyoruz. Kuşadası, Aydın Söke’de sağlık çalışanları, doktorlar, acil müdahale ekipleri, fizyoterapistler, dişçiler, hemşireler, rehabilite merkezleri, diyetisyenler, ambulans görevlileri, sağlık konusunda ne kadar çalışan varsa hepsi nefes eğitimi alıyor ve sisteme dahil oluyorlar. Onlara özel bir de koçluk eğitimleri yapıldı.

“Nasıl ki cilt bakımına, saç bakımına gidiyoruz, nefes seansları da aslında bizim ruhumuzun cilası”

Nefes seanslarınızda bir süreklilik öneriyor musunuz?

Fatma Açar: Kişiye göre değişiyor, kimisinin 3 seansta açılırken kimisi belki 30 seans yapabiliyor. Önemli olan o diyafram kası. Bir 4-5 seans devam etmek çok faydalı ama yine de bu kişinin kendi ukdesinde olan bir şey. Çok ihtiyacım var ben nefese yatmak istiyorum dersiniz, 10 seans yatarsınız. Ara verirsiniz bir yıl sonra dersiniz ki ben tekrar nefes deneyimlemek istiyorum. Öyle hikâyelerimizde var. Beden hızınızla, psikolojik durumunuzla alakalı bir şey… Bizim kapımız her şekilde açık ve biz ol ana teslimiz. Artık bana yeterli dediğiniz alanda da yine de ben şunu tavsiye ediyorum. Nasıl ki cilt bakımına, saç bakımına gidiyoruz, nefes seansları da bizim ruhumuzun cilası. Çünkü yaşam devam ediyor her an…

Yakın zamanda bir eğitim ya da etkinliğiniz var mı?

Nil Yılmaz: 23-24-25 Kasım’da İstanbul Kurtköy’de A seminerimiz olacak. Bu seminerin ardından katılımcılar kendi kendilerine seans yapabilmeye başlıyorlar ve eğer seçerlerse de nefes koçluğuna katılabilme hakkına sahip oluyorlar.

“Türkiye’nin her yerinde ve yurt dışında seminer yapma imkânımız var”

Nerelerde merkezleriniz var? Size insanlar nerelerden uluşabilir?

Fatma Açar: Aramızda her meslekten çok değerli arkadaşlarımız var. Ailemiz giderek büyüyor. İlk kurulduğumuz yer Samsun Alaçam. Samsun’da Burcu Gönül Bahçem Çiftliğimiz var. İzmir Urla’da Zey’Tin 6 çiftliğimiz var. Burada aynı zamanda susuz tarım ve hayvan yetiştiriciliği ile de uğraşılıyor. Her şey tamamen doğal bir ortamda devam ediyor. İzmir Çeşme’de Aydınlık atölyemiz var; Yasemin Selamoğlu hocamızın içerisinde nefes seansları ve çalışmalar yaptığı. İstanbul Anadolu yakasında Kurtköy’de ve İstanbul Avrupa Yakası’nda Bahçeşehir’de, Antalya, Alanya, Aydın, Kuşadası, Ankara, Çorum ve Londra’da da merkezlerimiz var. Bizim ortalama 200’e yakın nefes koçumuz var ve Türkiye’nin her yerinde ve yurt dışında seminer yapma imkânımız var. Artık yurt dışından da seminer talepleri alıyoruz. Yakın zamanda Kıbrıs ve Yunanistan’da da seminerlerimiz olacak.

“Yaradılışın büyük sırrının gizli olduğu nefesin hakikatine yolculuk yapmak isteyenlerin başucu rehberi olacak”

Akademinizin bir de Kudret-i Nefes kitabı var. Biraz kitaptan bahsedebilir miyiz?

Nil Yılmaz: Kudret-i Nefes kitabı kurucularımız Havvanur Yılmaz Keleş, Yasemin Selamoğlu Daldal ve Seyda Ok Aydoğan tarafından yazıldı. Bu kitap kişinin kendi özüne, kendi şifasına, kendi nefesini doğru kullanarak ulaşabileceği bir rehber niteliğindedir. Yaradılışın büyük sırrının gizli olduğu nefesin hakikatine yolculuk yapmak isteyenlerin başucunda bir rehber olacaktır. Okuyanlar içinde tüm inançları kucaklayan bir üslup ve her konuya farklı bakış açılarıyla yaklaşma özgürlüğü bulacaklar. Nefes Koçluğunu bir meslek olarak yapmak isteyenler okuyabilir, bir anne veya öğretmenseniz kesinlikle okumalısınız. Ailede huzur için, daha sağlıklı bir yaşam için, yaptığımız her işe aşkı katmak için okuyabilirsiniz. Yıllar içinde her okuduğunuzda yeni bir açılım, yeni bir algılama yaşayacağınızdan emin olabilirsiniz. “Yaradan’ın dili güzelliktir, Yaradan’ın dili ilim ve irfan üzerinedir. O dilin yeryüzüne akışı Nefes iledir. Nefesinin derinliğine indikçe damladan, okyanusa dönüşürsün. O’nun nefesinden üflediğisin sen. Artık bu öze sahip çıkarak umman olmanın zamanı gelmedi mi?” diyor Kudret-i Nefes bize.

Spotify’da da varsınız değil mi?

Nil Yılmaz: Evet Spotify’dayız. Kudret-i Nefes Akademisi’nin Spotify sayfasına girdiğinizde kendi kendine nefes seansı var. Yasemin hocamız yönlendiriyor. Sanki yanınızda bir koç varmış gibi, sadece o nefesin döngüsüne girin ve kendinize nefes seansı yapın.

Dergi